Vocabulaire

Apprendre les verbes – Anglais (UK)

cms/verbs-webp/14606062.webp
hakkı olmak
Yaşlı insanların emekli maaşı alma hakkı vardır.
كان له الحق
الأشخاص الكبار في السن لهم الحق في المعاش.
cms/verbs-webp/94633840.webp
tütsülemek
Et, saklamak için tütsülenir.
تدخين
يتم تدخين اللحم للحفاظ عليه.
cms/verbs-webp/109099922.webp
hatırlatmak
Bilgisayar randevularımı bana hatırlatıyor.
يذكر
الكمبيوتر يذكرني بمواعيدي.
cms/verbs-webp/122789548.webp
vermek
Erkek arkadaşı ona doğum günü için ne verdi?
أعطت
ماذا أعطاها حبيبها في عيد ميلادها؟
cms/verbs-webp/19584241.webp
elde etmek
Çocuklar sadece cep harçlığını elde ederler.
يمتلك للتصرف
الأطفال لديهم فقط المال الجيبي للتصرف.
cms/verbs-webp/93221270.webp
kaybolmak
Yolumda kayboldum.
تضللت
تضللت في طريقي.
cms/verbs-webp/76938207.webp
yaşamak
Tatilde bir çadırda yaşadık.
عشت
عشنا في خيمة أثناء العطلة.
cms/verbs-webp/15441410.webp
konuşmak
Arkadaşıyla konuşmak istiyor.
تحدث
تريد التحدث إلى صديقتها.
cms/verbs-webp/74119884.webp
açmak
Çocuk hediyesini açıyor.
يفتح
الطفل يفتح هديته.
cms/verbs-webp/120128475.webp
düşünmek
Onu her zaman düşünmek zorunda.
فكر
دائمًا تحتاج إلى التفكير فيه.
cms/verbs-webp/107852800.webp
bakmak
Dürbünle bakıyor.
نظرت
تنظر من خلال المنظار.
cms/verbs-webp/89516822.webp
cezalandırmak
Kızını cezalandırdı.
عاقبت
عاقبت ابنتها.