Vocabulaire
Apprendre les verbes – Anglais (UK)

hakkı olmak
Yaşlı insanların emekli maaşı alma hakkı vardır.
كان له الحق
الأشخاص الكبار في السن لهم الحق في المعاش.

tütsülemek
Et, saklamak için tütsülenir.
تدخين
يتم تدخين اللحم للحفاظ عليه.

hatırlatmak
Bilgisayar randevularımı bana hatırlatıyor.
يذكر
الكمبيوتر يذكرني بمواعيدي.

vermek
Erkek arkadaşı ona doğum günü için ne verdi?
أعطت
ماذا أعطاها حبيبها في عيد ميلادها؟

elde etmek
Çocuklar sadece cep harçlığını elde ederler.
يمتلك للتصرف
الأطفال لديهم فقط المال الجيبي للتصرف.

kaybolmak
Yolumda kayboldum.
تضللت
تضللت في طريقي.

yaşamak
Tatilde bir çadırda yaşadık.
عشت
عشنا في خيمة أثناء العطلة.

konuşmak
Arkadaşıyla konuşmak istiyor.
تحدث
تريد التحدث إلى صديقتها.

açmak
Çocuk hediyesini açıyor.
يفتح
الطفل يفتح هديته.

düşünmek
Onu her zaman düşünmek zorunda.
فكر
دائمًا تحتاج إلى التفكير فيه.

bakmak
Dürbünle bakıyor.
نظرت
تنظر من خلال المنظار.
