Szókincs
Tanuljon igéket – francia

desistir
Ele desistiu do seu trabalho.
bırakmak
İşini bıraktı.

entregar
Meu cachorro me entregou uma pomba.
getirmek
Köpeğim bana bir güvercin getirdi.

permitir
O pai não permitiu que ele usasse seu computador.
izin vermek
Baba onun bilgisayarını kullanmasına izin vermedi.

ler
Não consigo ler sem óculos.
okumak
Gözlüksüz okuyamam.

levantar
O contêiner é levantado por um guindaste.
kaldırmak
Konteyner bir vinç tarafından kaldırılıyor.

perdoar
Eu o perdoo por suas dívidas.
affetmek
Onun borçlarını affediyorum.

formar
Nós formamos uma boa equipe juntos.
oluşturmak
Birlikte iyi bir takım oluşturuyoruz.

falar
Ele fala para seu público.
konuşmak
Dinleyicisine konuşuyor.

acreditar
Muitas pessoas acreditam em Deus.
inanmak
Birçok insan Tanrı‘ya inanır.

construir
Quando a Grande Muralha da China foi construída?
inşa etmek
Çin Seddi ne zaman inşa edildi?

discutir
Eles discutem seus planos.
tartışmak
Planlarını tartışıyorlar.
