getirmek
Paketi merdivenlerden yukarı getiriyor.
들고 오다
그는 소포를 계단을 올라 들고 온다.
yaşamak
Birlikte bir paylaşımlı dairede yaşıyorlar.
살다
그들은 공동 주택에 살고 있다.
dağıtmak
Kızımız tatillerde gazete dağıtıyor.
배달하다
우리 딸은 휴일 동안 신문을 배달합니다.
yazmak
Sanatçılar tüm duvarın üzerine yazdılar.
가득 쓰다
예술가들은 전체 벽에 가득 썼다.
bitirmek
Kızımız yeni üniversiteyi bitirdi.
끝내다
우리 딸은 방금 대학을 끝냈다.
göndermek
Bu şirket malzemeleri tüm dünyaya gönderiyor.
보내다
이 회사는 세계 곳곳에 상품을 보낸다.
yemek
Bugün ne yemek istiyoruz?
먹다
오늘 우리는 무엇을 먹고 싶은가?
temsil etmek
Avukatlar müvekkillerini mahkemede temsil ederler.
대표하다
변호사들은 법정에서 그들의 고객을 대표한다.
kötü konuşmak
Sınıf arkadaşları onun hakkında kötü konuşuyorlar.
나쁘게 말하다
동급생들은 그녀에 대해 나쁘게 말한다.
kapatmak
Perdeleri kapatıyor.
닫다
그녀는 커튼을 닫는다.
toplamak
Bir elma topladı.
따다
그녀는 사과를 따았다.
ithal etmek
Birçok ülkeden meyve ithal ediyoruz.
수입하다
우리는 여러 나라에서 과일을 수입한다.