kolay gelmek
Sörf yapmak ona kolay geliyor.
쉽게 오다
그에게 서핑은 쉽게 온다.
taşımak
Eşek ağır bir yük taşıyor.
운반하다
당나귀는 무거운 짐을 운반합니다.
girmek
Gemi limana giriyor.
들어가다
배가 항구로 들어가고 있다.
taşımak
Kamyon malzemeyi taşıyor.
운송하다
트럭은 물건을 운송한다.
kovmak
Patron onu kovdu.
해고하다
상사는 그를 해고했다.
seçmek
Doğru olanı seçmek zor.
선택하다
올바른 것을 선택하는 것은 어렵다.
beklemek
Kız kardeşim bir çocuk bekliyor.
기대하다
내 언니는 아이를 기대하고 있다.
basmak
Kitaplar ve gazeteler basılıyor.
인쇄하다
책과 신문이 인쇄되고 있다.
yanmak
Şöminede bir ateş yanıyor.
타다
벽난로에 불이 타고 있다.
göndermek
Bu şirket malzemeleri tüm dünyaya gönderiyor.
보내다
이 회사는 세계 곳곳에 상품을 보낸다.
ithal etmek
Birçok mal başka ülkelerden ithal ediliyor.
수입하다
많은 상품들이 다른 나라에서 수입된다.
yakmak
Paranı yakmamalısın.
태우다
당신은 돈을 태워서는 안 된다.