Vocabulário
Aprenda verbos – Turco

cesaret etmek
Suya atlamaya cesaret edemiyorum.
ousar
Eu não ousaria pular na água.

kapatmak
Musluğu sıkıca kapatmalısınız!
fechar
Você deve fechar a torneira bem apertado!

bakmak
Herkes telefonlarına bakıyor.
olhar
Todos estão olhando para seus telefones.

beklemek
Hâlâ bir ay beklememiz gerekiyor.
esperar
Ainda temos que esperar por um mês.

çarpmak
Bir bisikletli bir araba tarafından çarpıldı.
atropelar
Um ciclista foi atropelado por um carro.

para harcamak
Onarım için çok para harcamamız gerekiyor.
gastar dinheiro
Temos que gastar muito dinheiro em reparos.

aşmak
Atletler şelaleyi aşıyor.
superar
Os atletas superaram a cachoeira.

iptal etmek
Uçuş iptal edildi.
cancelar
O voo está cancelado.

duymak
Seni duyamıyorum!
ouvir
Não consigo ouvir você!

hariç tutmak
Grup onu hariç tutuyor.
excluir
O grupo o exclui.

sesini çıkarmak
Sınıfta bir şey bilen sesini çıkarmalı.
pronunciar-se
Quem souber de algo pode se pronunciar na classe.
