Talasalitaan
Alamin ang mga Pandiwa – Norwegian

anlaşmak
Komşular renkte anlaşamadılar.
وافق
الجيران لم يتفقوا على اللون.

kaçırmak
Önemli bir randevuyu kaçırdı.
فاتتها
فاتتها موعدًا مهمًا.

geri almak
Üstümdeki parayı geri aldım.
حصلت
حصلت على الباقي.

ödemek
Kredi kartıyla ödedi.
دفعت
دفعت بواسطة بطاقة الائتمان.

çevirmek
Eti çeviriyor.
قلب
تقلب اللحم.

kaçmak
Herkes yangından kaçtı.
هرب
هرب الجميع من الحريق.

vermek
Kalbini veriyor.
تعطي
تعطي قلبها.

veda etmek
Kadın vedalaşıyor.
ودع
المرأة تودع.

cesaret etmek
Suya atlamaya cesaret edemiyorum.
لا أجرؤ
لا أجرؤ على القفز في الماء.

basmak
Kitaplar ve gazeteler basılıyor.
يتم طباعة
يتم طباعة الكتب والصحف.

korkmak
Kişinin ciddi şekilde yaralandığından korkuyoruz.
نخاف
نخشى أن يكون الشخص مصابًا بجروح خطيرة.
